Şifalı Bitkilerin Bitkisel Tedavide Kullanılma Yöntemleri
Şifalı bitkilerin kullanılmasında doğal olarak aklımıza ilk gelen bitki
çaylarıdır. Ya da şifalı bitkileri yiyecek olarak kullanmak, şifalı meyvelerin
sularından içecek olarak istifade etmektir. Evlerimizde şifalı bitkileri çoğu
zaman baharat olarak da kullanmaktayız.
Fakat bizim burada sıralayacağımız yöntemler tedavi amaçlı olarak şifalı
bitki droglarının hazırlanma ve kullanma yöntemleridir. Burada geçen "Drog"
kelimesi ile bitkilerin tedavi amaçlı olarak kullanılacak kısımları, tedavide
kullanılacak bitkisel hammaddeler anlamında kullanılmaktadır. İlaç
hammaddelerine de genel olarak drog denilmektedir.
Bitkisel drogların tedavide kullanım yöntemlerini şu şekilde sıralayabiliriz.
1. Toz:
Bitkilerin şifalı kısımlarının bir havanda döğülmesi ya da değirmende çekilmesi
ile elde edilir. Tozların kullanılmasındaki en kolay yol
yarım bardak su içerisine hazırlanan bitki tozunu döktükten sonra ve bu suyun
içilmesidir.
2. Hap:
İnce toz haline getirilen bir bitki tozu bağlayıcı yardımcı madde ile
karıştırılarak hap haline getirilebilir. Bu bağlayıcı maddeye sıvağ adı verilir.
Sıvağ olarak kullanılmak üzere tedavide etkisi olmayan maddeler tercih
edilmelidir. Bal, şeker şurubu, nişasta, leblebi unu, arap zamkı, meyan balı
gibi maddeler bu amaçla uygundur. Evde hap yapabilmek için şifalı bitki tozunu
bu maddelerden birisiyle karıştırıp hamur haline getiririz. Sonra bu hamuru
avuçlarımızın arasında ezip döndürerek fitil haline getiririz. Sonra bu fitili
içilme kolaylığı açısından 1-2,5 gram olacak şekilde kesip yuvarlayarak hap
haline sokarız.
Bu gün özellikle eczanelerde satılacak şekilde bitki tozlarını hap haline getirmek
için farklı bir yöntem daha kullanılmaktadır. Birçok antibiyotikte
olduğu gibi,
bitki tozları iç içe geçmiş hazır kapsüllerin içerisine
konulmaktadır.
3. Demleme:
a. İnfusyon: (Haşlayarak demleme, Çay gibi demleme
yöntemi)
Bu yöntem bitkisel drogların ilaç olarak içilmesinde en yaygın olarak kullanılan
yöntemdir. Evde çay hazırlarken çayı nasıl demliyorsak aynen o şekilde şifalı
bitkinin demlenmesidir. Şifalı bitki üzerine kaynar su dökülür ve bu karışım
kapalı bir kapta sık sık karıştırılarak çok hafif bir ateş üzerinde 5 dakika
tutulur. Çay demlerken de aynen bu şekilde davranıyoruz. Çaydanlıkta suyu
kaynatıyoruz. Demlikteki çayın üzerine kaynamış su döküyoruz. Sonra çaydanlığa
tekrar su ilave ediyoruz bu su kaynayıncaya kadar çayımız da zaten demleniyor.
Burada dikkat edeceğimiz şey şifalı bitki ve su oranıdır. Bu oran genellikle
100 gr. suya 2 gr. şifalı bitki şeklindedir. Şifalı bitki miktarı bitkisine göre
5 grama kadar çıkabilir. Bu oranı pratik olarak bir su bardağına bir çay kaşığı
olarak da söyleyebiliriz.
Uçucu yağ içeren şifalı bitkilerin demlenmesinde bu yöntem kullanılır. Ayrıca
içeriğindeki etken maddelerin kolayca suya karışabileceği çiçek ve ince
yapraklar için de en güvenilir yöntem budur. Demlenen bitki çayı bir tülbentten
geçirilerek içilir. Bir gün yetecek kadar bitki çayı demlenebilirse de en uygunu
her defasında bu işlemi yeniden yapmaktır. Taze bitki kullanılacaksa kuru
bitkinin üç katı kadar kullanmak gerekir.
b. Dekoksiyon: (Kaynatarak demleme yöntemi)
Bu yöntem daha çok tohum, kök, dal, odunsu kabuklar gibi içerisindeki etken
maddeyi yukarda anlattığımız çay gibi demleme yöntemi ile suya bırakamıyacak
droglar için uygulanır. Aynı miktarda bitkisel drog ve su karışımı hafif ateşte
sık sık karıştırılmak suretiyle yarım saat ısıtılır. Kaba yaprak ve
yumuşak meyvalar 1-2 dakika kaynatılmalı, kök, kabuk, sert meyve ve tohum
droglarının ise 3-5 dakika kaynaması sağlanmalıdır. Daha sonra 5 dakika
daha demlenmeye bırakılan bu karışım sıcak iken tülbentten geçirilerek süzülür.
Bazı bitkilerin kaynatılmaması gerekmektedir. Bu konuya özellikle dikkat
edilmelidir.
c. Mazerasyon: (Soğuk suda bekletme) Ebegümeci,
ökseotu, eğir kökü gibi bazı bazı şifalı bitkilerin içerisindeki etken maddeler
sıcaktan etkilenebildikleri için kaynatılmamalı ve çay gibi demlenmemelidirler.
Bazı bitkilerin bileşiminde sıcakla karşılaşmaları durumunda bazı zararlı
oluşumlar açığa çıkabilir. Bu gibi durumda şifalı bitki soğuk su ile demlenir.
Yukarda belirtilen miktardaki su ve bitki karışımı 6-12 saat kapalı bir kapta
bekletilir. Bu iş için gece vakti tercih edilmelidir.
Soğuk suda bekletme yöntemi çay gibi demleme yöntemi ile birlikte
kullanılabilir. Bitki gerekli olan suyun yarısı içerisinde gece bekletilir.
Sabah süzüldükten sonra suyun diğer yarısı ile çay gibi demlenir ve tekrar
süzülür. Bu iki süzme suyu karıştırılarak içilir.
4. Merhem (Pomat, Krem) Şifalı bitkilerin haricen kullanılma
yöntemidir. Bu amaçla şifalı bitki drogları ile birlikte katı yağlar, zeytin yağı
badem yağı gibi sıvı yağlar ve vazelin ve lanolin gibi sıvağlar
kullanılır. Toz haline getirilmiş bitkisel drog sıvı bir yapla ezilir. Saha
sonra bunun üzerine eşit miktarda lonolin ve vazelin azar azar ilave edilerek
havanda iyice karıştırılır. Merhem kapalı ve serin bir yerde saklanmalıdır.
5. Bitki yağları:
a. Tıbbi bitki yağları: Haricen kullanılan bir
bitkisel ilaç şeklidir. Bitki yağı hazırlamak için 10 ölçek şifalı bitki droğu
100 ölçek zeytinyağı veya haşhaş yağı içerisinde iki hafta kadar güneşte
bekletilir. Daha sonra bir bezden süzülerek kaplara doldurulur. Diz ve eklem
ağrılarında kullanılan kantaron yağı, Sedefotu yağı, papatya yağı, kudret narı
yağı gibi yağlar hep bu yolla elde edilmektedir.
b. Kokulu bitki yağları: Kokulu bitki droglarının 1
ila 3 gün süreyle zeytin yağı veya susam yağı içerisinde tutulmasıyla elde
edilir. Bunun için 500 gram kuru ya da taze kokulu bitki drogu 2000 gr. yağ
içerisine konulur. 3 gün sonra bezden süzülen sıvıya 500 gram daha çiçek ilave
edilerek 3 gün daha bekletilir.
6. Tentür:
Şifalı bitki droglarının su, eter veya alkol gibi çözücüler içerisinde 10
gün süreyle bekletilmesi ile elde edilir. 1 ölçek bitkisel drog 5 ölçek etil
alkol içerisine
konur. Bitkisel drog çok etkili ise alkol miktarı 10 ölçek
olabilir. Bekleme süresince karışım sık sık çalkalanmalı ve karanlık bir yer ve
normal sıcaklık ortamı tercih edilmelidir.
7. Hülasa (Ekstre, Bitki özü)
Yukarda tentür yöntemi ile elde edilen solusyondaki sıvının bir miktarı
uçurularak bal kıvamına ya da toz haline getirilmesi ile elde edilir.